Zeliha Aydoğan Röportajı
Zeliha Aydoğan – Temizlik personeli - TARİH:09.03.2020
“Güven Hastanesi sayesine ayaktayım”
Zeliha Aydoğan hayatının bir döneminde çok zor zamanlar geçirmiş ve bu zor günlerinde Dr. Aysun Küçükel’in ve Dr. Ahmet Küçükel’in desteğini, koruyup kollamasını daima hissetmiş.20 yıl boyunca Güven Hastanesinde temizlik personeli olarak çalışan Zeliha Aydoğan’dan; Güven’i, Dr. Ahmet Küçükel ve Dr. Aysun Küçükel’i dinledik.
1-Kendinizi tanıtabilir misiniz? Güven Sağlık Grubunda çalışmaya ne zaman ve nasıl başladınız? (İşe giriş hikayenizi kısaca anlatabilir misiniz?)
Ben Zeliha Aydoğan. Güven Hastanesinde çalışmaya 15 Kasım 1991 tarihinde başladım. Yirmi yıl çalıştım. Buraya gelmeden önce eşimden ayrı yaşıyordum. Maltepe’de bir apartmanda kapıcılık yapıyordum. Burada ablam çalışıyordu. Gidip, iş var mı, diye sormak istedim. Dört yaşında bir oğlum vardı. Yürüyerek hastaneye kadar geldim. Resepsiyona, Ayşe Kalende ile görüşeceğimi söyledim. Yanına gidip işe ihtiyacım olduğunu belirttim. Personel ile ilgilenen Deniz Hanım vardı. Ablam konuşmuş bir hafta sonra aradılar, geldim. Bir dilekçe yazıp, hemen başlayabileceğimi söylediler. İşe başladım fakat memur eşiydim. Eşim adliyede memurdu. Yarın gelmesem diyorum kendi kendime. Eve gidip çocuğa bakıyorum, mecbur olduğumu hatırlıyordum. Hastaneden çıkıp çöpleri toplamaya Maltepe’ye gidiyordum. Oradan da eve gidiyordum.
2-Dr. Aysun Küçükel ve Dr. Ahmet Küçükel ile olan bir anınızı kısaca anlatabilir misiniz?
Bir gün Aysun Hoca, beyaz bir önlük ile temizlik yapıyordu. Bir hemşire vardı ona sordum, “Bu kadın kim?” diye. Hastanenin sahibi Aysun Hanım olduğunu söyledi. Çok şaşırmıştım. İşte o zaman, “Aysun Hoca temizlik yapıyor. Ben neden yapmayayım?” dedim. Aysun Hoca temizlik yaptığına göre, ben de bu temizliği yapabilirdim. Aysun Hoca bana bez tutmayı öğretti. Sürekli temizlik yapardı. Kendi odasını bile kendi temizlerdi. Sekiz sene odasını temizledim. Önlüğünü yıkamak için ceplerini boşaltırken, cebinde para olurdu. Parayı aynanın önüne koyardım. Belki deneme amaçlı koyuyordu ama belki de unutarak koyuyordu. Sekiz yıl sonra katlara bakmak için yerimi değiştirdiler. Katları temizledim, çamaşırhanede çamaşır yıkadım. Bir gün Aysun Hoca’nın odasına gittim ve “Hocam kusura bakmayın, ben buraya girdiğimde evliydim ama ayrı yaşıyorum fakat şu an boşanmak istiyorum.” dedim. Aysun Hoca beni destekledi ve boşanmamı söyledi. Maaşlarımız düşüktü. Aysun Hoca’m muhasebeye talimat verdi ve “Mahkemeden bir kâğıt gelirse, Zeliha’nın maaşını iki katı olarak düzeltebilirsiniz.” dedi. Buradan mahkemeye kâğıt gönderdiler ve mahkeme, çocuğumu iki duruşma sonra bana verdi. Sonra çocuğum ile birlikte ev bulamadım dükkân gibi yerlerde yattım. Yatağımız yoktu. Aysun Hoca’ya yeni yataklar gelmişti, bana bir yatak ve battaniye vermişti. Bunu hiç unutamıyorum. Onlarla ayakta kalmaya çalıştım. Aysun Hoca’nın eli hep üzerimdeydi. Çocuğun okul masrafı olunca hemen yanına çağırır, zarfın içine para koyar, verirdi. Annem gibiydi. Onların sayesinde bu hayatı yaşıyorum. Güven Hastanesi ve Aysun Hoca’nın sayesinde ev sahibi oldum. İyi ki onlar, benim annem babam olmuşlar.
3-Dr. Aysun Küçükel ve Dr. Ahmet Küçükel sizin için ne ifade ediyor?
Kimsenin hakkını yemezlerdi. Çok iyi insanlardı. İyi ki onlarla çalışmışım. Bana çok sahip çıktılar. Aysun Hoca, örnek aldığım bir insan, gerçekten hiç unutamayacağım biri. Ben onların sayesinde ayakta kaldım. Onlar olmasa belki başka türlü bir insan olacaktım. Tüm dualarım onlar içindir. Ben Güven Hastanesi sayesine ayaktayım. “Yuvalanan taş yosun tutmaz” derdi. Başka yere gitme, burada çalış ki yosun tutma. Yorulurduk ama o kapıdan çıkınca yorgunluğunu unuturduk. Çünkü emeğimizin karşılığını fazlasıyla alıyorduk.
Bir gün, çay içiyorduk. Ahmet Hoca bizi yakaladı. Hepimize kızdı. İyi ki Ahmet Hoca o gün bana kızdı. İyi ki onlarla çalışmışım. Şuan yediğim lokma bile Aysun Hoca’mın sayesindedir. Aysun Hoca’m rahatsızlandığı zaman yüreğime bir taş oturdu. Vefat ettiğinde de öyleydi. Halen çok üzülüyorum. A Blok yapılırken sular akmıyordu, aşağıya kovalarla su taşıyıp temizlik yapmıştık. Tam rahata edecekken vefat etti.
Bir gün rüyamda Aysun Hoca’mı gördüm.“Zeliha emekli oldun mu?” dedi. Bu rüyanın üzerinden iki gün geçtikten sonra siz beni röportaj için aradınız.