Mehdi Yıldırım Röportajı
Mehdi Yıldırım-Nükleer Tıp Teknisyeni 28.05.2021
“Güven Hastanesi, etik kurallara bağlı bir hastane”
Mehdi Yıldırım 2002 yılından bu yana Güven Hastanesinin Nükleer Tıp Bölümünde mesleki yetkinliği sayesinde başarıyla hizmet veriyor. Nükleer tıp hakkında kısa bir bilgi veren Yıldırım, Güven’de sağlığın kalitesine her zaman çok önem verildiğini vurguluyor. Nükleer Tıp Bölümü Yöneticisi Mehdi Yıldırım’dan Güven’i dinledik.
1-Kendinizi tanıtabilir misiniz?
Ben Mehdi Yıldırım. 1991’de Selçuk Üniversitesi Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulundan mezun oldum. 1993 yılında nükleer tıp alanında çalışmaya başladım. 1999 yılına kadar, iki yerde nükleer tıp teknisyeni olarak çalıştım. 1999 senesinde askere gittim. 2001 yılında askerden geldim ve 2002 yılında Güven Hastanesi Nükleer Tıp Bölümünde işe başladım.
2-Güven Sağlık Grubunda çalışmaya nasıl başladınız?
Daha önceki iş yerimde çalıştığım Doktor Meliha Korkmaz, Aysun Hoca’ya teknisyene ihtiyacı olduğunu bildirmiş. Aysun Hoca da “Hemen gelsin.” demiş. Meliha Hoca’nın vasıtasıyla işe başlamış oldum. O günden beri -yaklaşık 18-19 yıldır- burada çalışıyorum.
3-Güven Sağlık Grubunda çalıştığınız süre boyunca hangi görevlerde bulundunuz?
Nükleer tıp teknisyeniydim. Şu an nükleer tıp yöneticisi olarak çalışıyorum.
4-Mesleğiniz ile ilgili bilgi verip, GSG’de unutamadığınız bir mesleki anınızı kısaca paylaşabilir misiniz?
Nükleer tıp; radyoaktif maddelerin, damar veya ağız yoluyla hastaya uygulanarak görüntüleme işleminin yapılmasıdır. Nükleer tıpta, gama kameralar, pet setleri ve tedaviler vardır. Tabii bunların hepsi radyoaktiftir. Kısacası nükleer tıp olayı, radyoaktif maddelerle istenilen organın görüntülenme işlemidir.
Mesleki anı olarak ise 2004 yılında 6 aylık bir çocuğun 45 dakika boyunca böbreklerinin durumunu takip etmemizden bahsedebilirim. 15 sene sonra bir markette o çocukla karşılaştık. Babası beni tanıdı. O çocukla karşılaşmak beni çok mutlu etmişti.
5-Dr. Aysun Küçükel ve Doç. Dr. Ahmet Küçükel sizin için ne ifade ediyor?
Öğle aralarında personel genellikle Şelale Kafe’de vakit geçirirdi. Gelip çayımızı içer giderdik. Ahmet Hoca, personeli rahatsız etmemek için Şelale’de hep sırtı dönük otururdu. Ahmet Hoca’nın en sevdiği özelliklerinden biriydi bu.
Her pazartesi, Ahmet ve Aysun Hoca alt katlardan başlayarak bütün A Blok'u gezerlerdi. Bütün bölümlere girer, herkesle sohbet ederlerdi. Aysun Hoca’nın da Ahmet Hoca’nın da personeline karşı şefkatli davranışları vardı. Ahmet Hoca biraz sert görünürdü ama çok babacandı. İkisi de çok kıymetli insanlardı. Erken vefat ettiler. Zamansız oldu.
6-Güven Hastanesi sizin için ne ifade ediyor?
Güven Hastanesi, etik kurallara bağlı bir hastane. Ben, burada çalışmaya başlamadan önce 3 yerde çalıştım. Güven Hastanesinde sağlığın kalitesi her zaman çok önemlidir. Bir insanın ‘güvendeyim’ diyebilmesi çok önemli. Güvendeyim diyebilmesi için de Güven’e gelmesi gerekiyor. İyi bir iş yerimiz var. Kaliteli iş yapıyoruz. Bunları söyleyebilirim.
7-Güven Sağlık Grubunun başladığı nokta ile geldiği noktayı kıyasladığınız zaman neler söyleyebilirsiniz?
Her yönden çok gelişti. Personeli, fiziki yapısı, tıbbi cihazları, verdiği sağlık hizmeti...
Varsa eklemek istedikleriniz…
20 senedir burada çalışıyorum. Eğer bir sıkıntım olsaydı, belki de burada çalışmayı düşünmezdim. Ben de her şeyin mükemmel olmasını isteyen bir insanım. Çalıştığım ortam benim beklentilerimi karşıladı.