Dr.Bekir Yazan Röportajı
Dr.Bekir Yazan-Doktor-28.05.2021
“Güven, adı gibi güvende hissettiriyor”
Güven ile yüzlerce insanın derdine deva olunan 22 senenin sahibi ve bir ilerleme öyküsünün şahidi Bekir Yazan… Güven Hastanesinin değerli hekimi ve Dahiliye Bölüm Başkanı Bekir Yazan’dan; Güven’in kararlı ilerleyişini, yarattığı güven ortamını, Ahmet ve Aysun Küçükel’i dinledik.
1-Kendizi tanıtabilir misiniz?
Ben, Bekir Yazan. 1987 yılında Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesinden mezun oldum. Tıp eğitimimden sonra Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi İç Hastalıkları Bölümünde, uzmanlık eğitimimi tamamladım. 1993-1999 yılları arasında Özel Sevgi Hastanesinde çalıştım. 1999 yılından beri de Güven Hastanesinin Dahiliye Bölümünde görev yapmaktayım.
2-Güven Sağlık Grubunda çalışmaya ne zaman başladınız? Güven Sağlık Grubunda çalıştığınız süre boyunca hangi görevlerde bulundunuz?
Güven Hastanesinde çalışmaya 1999 yılında başladım. Çalıştığım süre boyunca idari görevlerde de bulundum. Uzun bir süre Başhekim Yardımcılığı yaptım. Şu an Dahiliye Bölüm Başkanı ve Check-Up sorumlusu olarak görevime devam etmekteyim.
3-Mesleğiniz ile ilgili bilgi verip, GSG’de unutamadığınız bir mesleki anınızı kısaca paylaşabilir misiniz?
22 yıldır buradayım. Burayı, çalıştığım bir yer olarak değil; bir aile gibi görüyorum. Mesleğimle ilgili çok ilginç olaylar olmuştur. Yaşadığım, hafızamda yer eden çok anı var ama aklıma ilk gelen, başarılı bir ekiple, güven ile çalışıyor olmak. Öncelikle bunu söyleyebilirim. İlk başladığım zaman dahiliyede sadece ben vardım. Gastroenteroloji ve kardiyoloji bölümleri vardı. Diğer yan dallarımız yoktu. Bu yüzden nöbetler ve icaplar inanılmaz yoğun oluyordu. Diğer bölümlerin yükünü alıyorduk. Zaman zaman dış doktorlarımızı davet ediyorduk.
Kadromuz genişledikten sonra ayrı branşlar ortaya çıktı. İnanılmaz bir geniş ağ oluştu. İskelet yapı ortaya çıktı. Uzun yıllardır Güven’de, çok başarılı ekipler ile birlikte çalışmalarımıza devam ediyoruz.
4-Dr. Aysun Küçükel ve Dr. Ahmet Küçükel sizin için ne ifade ediyor?
Hastane sahibi olarak görmediğimiz insanlardı. Çünkü geldiğimiz günden itibaren, bize bir aile ortamı sundular. İkisi de hem etik hem dürüst çalışmanın, insanlara güven vermenin önemini ve buranın bir aile ortamı olduğunu hissettirdiler. Güven Hastanesini kendi yerimiz gibi benimsememizi sağladılar. Aysun ve Ahmet Hoca’dan sonra, kızları Banu ve Nüket Hanım da bu kültürü devam ettirdiler. Banu Küçükel ve Nüket Küçükel de Güven’de aynı aile ortamını, huzuru yaşamamızı sağlıyor.
5-Dr. Aysun Küçükel ve Dr. Ahmet Küçükel ile olan bir anınızı kısaca anlatabilir misiniz?
Çok fazla anımız var. Eşim de önceden burada çalışıyordu. Eşimle burada evlendik. Ahmet ve Aysun Hoca, beni her konuda ve önemli anlarımda çok motive ettiler. Unutamadığımız anılar çok fazla ama benim için en büyük anı, annemin burada ameliyat olması ve Aysun Hoca’nın annemi ziyaret etmesidir. Benim olmadığım bir gün, Aysun Hoca, annemi ziyaret edip, “Burası sizin yeriniz. Lütfen, kendi yeriniz gibi rahat edin. Ne zamana kadar kalırsanız kalın. İyileşin.” demiş. Aysun Hoca’nın anneme, bana verdiği değer benim için inanılmaz bir motivasyondu. Annem de hatırladıkça hala duygusallaşır. Aysun Hoca’mın bu söylemi bile bizim, burayı benimsememize yardımcı olmuştur. Aysun Hoca ile idareci olmasından dolayı diyaloğumuz daha fazlaydı. Ahmet Hoca ve Aysun Hoca, maddi manevi her problemimizde yardımcı olurlardı, her sorunumuzu çözmeye çalışırlardı. Çok dürüst, sevecen, saygıdeğer, pırlanta gibi insanlardı… Nur içinde yatsınlar.
6-Güven Hastanesi sizin için ne ifade ediyor?
Güven Hastanesi; hem bir aile ortamının hem de sıcak bir çalışma ortamının hüküm sürdüğü bir yer. Sırtınızı yaslayabileceğiniz, etik kuralların olduğu ve her yerde gururla, “Ben Güven’de çalışıyorum.” diyebileceğiniz bir kurum. Bu durumun sadece benim için değil; çalışan tüm arkadaşlarım için geçerli olduğuna inanıyorum. Güven’in; tıbbi olarak da insani olarak da güçlü bir yapı olması benim için çok şey ifade ediyor. Diğer hastanelerde çalışan arkadaşlarımızla olan konuşmalarımızdan yola çıkarak; çalışma ortamımızın, arkadaşlıklarımızın, birbirimizle olan diyaloglarımızın ve hastane yöneticileriyle iletişimimizin çok farklı ve güzel olduğunu söyleyebilirim. Güven, adı gibi güvende hissettiriyor.
7-Güven Sağlık Grubunun başladığı nokta ile geldiği noktayı kıyasladığınız neler söyleyebilirsiniz?
Teknik ve kadro olarak geldiğimiz yer tartışılmaz. A sınıf kalitesinde hizmet vermenin getirdiği yerdeyiz. Bütün branşlarla ve yeni çıkan her türlü destekle muazzam bir gelişim sağladık. Bana göre Ankara’da lider durumdayız. Hem tıbbi hem de kadro olarak çok başarılı ilerliyoruz. Bu ilerlemenin en büyük nedeni, Ahmet ve Aysun Hoca’dan sonra Nüket ve Banu Hanım’ın da aynı çizgide olması ve çizgiyi bozmadan devam etmeleridir. Nüket ve Banu Hanım; anne ve babalarından devraldıkları bayrağı daha da yukarıya çıkardılar. Tüm bu gelişim süreçlerini gözümle gördüğüm için söylüyorum. Ben 22 yıldır Güven Hastanesinde çalışıyorum ve bu 22 yıl içinde Güven Hastanesi müthiş bir noktaya geldi. Tekrar söylüyorum, hem bilimsel ve tıbbi anlamda hem de insani ilişkiler ve etik olarak şu an çok iyi noktadayız.
8-Varsa eklemek istedikleriniz…
Herkes bana, “Hocam özel sektördesin. Özel sektörde işten ayrılma, işten gönderilme olabilir. Sen özel sektöre girerken nasıl cesur davrandın?” diye sorardı. Ben de “Siz iyi çalışırsanız, etik olursanız, özel sektör zaten sizinle çalışmak ister.” diye cevaplardım. Güven, öyle bir yerdir. Söylemek istediğim; işinizi düzgün yaptığınız sürece kesinlikle Güven ortamından daha iyi hastane ortamı bulamazsınız. Ben böyle düşünüyorum.