Hans
Hans
Hans 84 yaşında ve hayatı boyunca hep Hollanda’da yaşadı. Birkaç yıl önce yaşlanma kavramından oldukça etkilendi. O zamandan beri kendini bu konuya kaptırdı; okuyor, kendisinin ve arkadaşlarının deneyimlerini paylaşıyor ve bakımevlerini ziyaret ediyor. Artık yaşlanmaya dair kendi fikirleri var ve bunların bazılarını da bizimle paylaştı.
Aynı kalıyorsunuz Yaşlılık, herkes için farklıdır. Bazıları şanslıdır ve ileri yaşa kadar sağlıklı ve bağımsız yaşarlar. Bazıları ise daha şanssızdır ve günlük yaşamlarını çok etkileyen kronik hastalıklarla, sağlık sorunlarıyla uğraşmak zorunda kalırlar. Hans kendini şanslı olanlardan biri olarak görüyor. Bunu kendi kişisel deneyimlerinden ve bazı arkadaşlarının sağlığının çok çabuk bozulduğunu görerek fark etti. Kendi kişisel deneyimleri aracılığıyla fark ettiği bir diğer şey ise insanların yaşlandığında çok da değişmediğiydi. Evet, zihinsel ve fiziksel sağlık kötüleşiyor ama esas itibariyle aynı kalıyorsunuz.
“Bu yaşım ilerledikçe beni şaşırtan bir şeydi. Hala gençliğimde sevdiğim her şeyi seviyorum. Kişiliğin değişmiyor. Hala eskiden olduğu gibi puan kazanmayı seviyorum. Yalnızca artık futbol yerine balon patlatma oyununda…”
Faal olun Hans, yaşlanmanın yalnızca şansla alakalı olmadığına inanıyor. Yaşlılık yıllarınızı daha zevkli yaşamak için yapabileceğiniz birçok şey var. Bazı insanlar emeklilikte onca zaman ne yapacağını bilmiyor ve evde oturuyor. Ancak artık çok fazla boş zamanınız var, birçok şey keşfedebilirsiniz!
“Tüm gün hiçbir şey yapmamanın insanı mutlu etmediğine ikna oldum. Bir dürtünüz olsun istiyorsunuz. Enerjinizi bir şeylere harcamak istiyorsunuz, aksi takdirde oldukça küçük bir dünyaya sıkışıyorsunuz. ”
Bir bakımevinde yaşamak Hans geçen yıl birkaç bakımevini ziyaret etti çünkü bakımevinde yaşamanın nasıl bir şey olduğunu merak ediyordu. Ziyarete aklında şu soruyla gitti: Bu insanlar burada mutlu olabiliyor mu? Aldığı cevap “evet”ti. Ama burada bakım sağlayıcıların rolü çok büyük. Bakımevlerinde ziyaret ettiği birçok kişi bakıma muhtaçtı ve zamanlarının çoğunda başkalarına bağlılardı. Bu, günün nasıl geçeceğinin çoğunlukla bakım sağlayıcılara bağlı olduğunu anlamına geliyor. Bakım sağlayıcıların bakımevinde sürekli baktıkları konukların tüm isteklerini yerine getirmesini bekleyemezsiniz. Bu şu anlama geliyor; bazen, aktiviteler tüm konuklarla birlikte organize ediliyor ve herkesin eğlenmek için orada olmadığını görüyorsunuz.
“Konukların ihtiyaç duyduğu ek zamanı sağlamak mümkün değil. Zaten personel sıkıntısı var ve sistem zaten bütçe dostu değil.”
Hans, Hollanda sağlık sisteminin çökmeye mahkum olduğunu düşünüyor. Ancak bekli de gerçek bir değişime ihtiyaç olduğunu düşünüyor.
“Başka barınma girişimlerine ihtiyacımız var. Sadece bakımevlerine güvenmek yetmeyecek.”
Hayat dersi paylaşmak için burada değiliz Gelişimsel psikolog ve psikoanalist Erik Erikson’a göre ileri yaşta biri olarak en önemli göreviniz kendi deneyimlerinizi ve yaşamdan çıkardığınız dersleri diğerlerine aktarmak. Hans, bu konuda şunları söylüyor:
“Böyle düşünmüyorum. Ayrıca çevremdeki kimsenin de böyle bir fikri olduğunu duymadım. Çocuklarınıza veya torunlarınıza ders vermenin bir anlamı yok. Bunun bir ebeveyn olarak göreviniz olduğuna inanmıyorum. Ebeveynlerinizin ve büyükanne ve büyükbabanızın nasıl yaşadığını görerek hayat dersi alabilirsiniz ancak size söylediklerinden hayat dersi çıkaramazsınız.”
Küçük şeylerde saklı Hans geleceği düşünüyor ancak endişelenmiyor.
“Yaşlılığın getirebileceği acıdan dolayı kaygılanmıyorum. Gelecek hakkında endişe etmek anlamsız.”
Hans, eşiyle birlikte yaşıyor. Hans hayata olumlu bakıyor ancak eşinin yaşlanmayı farklı deneyimlediğini düşünüyor. Eşi, Hans’ın bahsettiği dürtüyü hissetmiyor. Ancak içinizde bir dürtü hissetmeseniz dahi hayat mükemmel olabilir. Hans’ın çıkarımına göre hayattaki küçük şeylerden büyük mutluluk duyabilirsiniz.
Hans
Hans is 84 years old and has lived in the Netherlands his whole life. A few years ago, he got fascinated by the concept of growing older. Since then, he immersed himself in the subject through reading, reflecting on his own experiences and that of his friends, and by visiting nursing homes. Now, he has developed his own ideas about growing older and he shared some of them with us.
You stay the same Growing old is different for everybody. Some are lucky and can live healthy and independent until old age and some are unlucky and have to deal with chronic diseases or impairments that heavily impact their day to day life. Hans considers himself one of the lucky ones. This realisation he got from personal experiences and seeing how some of his friends would deteriorate quickly. Another realisation he got through personal experiences is that you don’t change much when you get older. Yes, your mental and physical health may decline but in essence, you stay the same.
“That is something that surprised me as I got older. I still like everything I liked when I was younger. Your personality doesn’t change. I still get the same joy from scoring a point as I did in the past. Only now, maybe it is with jeux de boules instead of soccer.”
Be proactive Hans believes growing old is not just affected by luck. There is a lot you can do to make your older years more pleasurable. After retirement, some people don’t know what to do with their time and sit at home. But now that you have that free time, there are so many things you can explore!
“I am convinced that doing nothing all day does not make you happy. You want to have a drive. You want to put your energy into something, otherwise you end up in a very small world. ”
Living in a nursing home Hans has visited several nursing homes in the past year as he was curious about what life in a nursing home is like. He went inside with the question: can these people be happy here? The answer he got was yes. But here lies a huge role for the caregivers. Most people in the nursing homes he visited were dependent and had to rely on others for most of the time. This means that the caregivers have a great deal of influence on how the day is spent. You cannot expect caregivers to meet the desires of all the residents they take care of all the time. This translates into the fact that sometimes activities are organised with all the residents and you can see that not everyone is there for their own fun.
“It is not feasible to give the extra time the residents need. There is already a shortage in personnel and the system is already not affordable..”
Hans thinks that the Dutch healthcare system is doomed to collapse. But he thinks, maybe that is necessary for real change to occur.
“We need other housing initiatives. Just relying on nursing homes won’t cut it.”
Not here to pass on life lessons According to Erik Erikson, a developmental psychologist and psychoanalyst, as a senior, the most important task is to pass your experience and life lessons to others. Hans says about this:
“I don’t see it that way. I also haven’t come across this idea in my surroundings. There is no point in teaching lessons to your children or grandchildren. I don’t think that is your role as a parent. You may learn life lessons from the way your parents or grandparents are in life, but not from the things they tell you.”
It is in the little things Hans thinks about his future, but he doesn’ t worry.
“I am not concerned with the misery that may come with old age. There is no point in worrying about the future.”
He lives together with his wife. Where Hans is very positive in life, he sees that his wife experiences growing old differently. She doesn’t experience the drive Hans talks about. But if you don’t experience a drive, life can still be wonderful. You can get a lot of happiness from the little things in life, Hans concludes.