Kolorektal Cerrahi Hakkında
Kolorektal Cerrahi Hakkında
Kolo-rektal cerrah kimdir?
Kolon-rektum ve anüs(Kalın bağırsak-makat) sindirim sisteminin son bölümü olup yaklaşık 145-150 cm’dir.
Birçok kanserin ve kanser dışı hastalıkların aynı zamanda kaynağıdır.
Son 100 yılda tedavide olağanüstü dönüşümler ve değişimler yaşanmış olmasına rağmen cerrahi bu bölge hastalıklarının tedavisinde halen altın standarttır.
Kolon-rektum kanserleri dünyada ve ülkemizde 3. en sık görülen kanserlerdi. Kanser dışı hastalıklardan ülseratif kolit, crohn ve divertiküler hastalık ve kabızlık yaşam konforunu etkileyen kanser dışı kolo-rektal hastalık grubudur.
Proktolojik hastalıklar olarak bilinen hemoroidal hastalıklar, perianal fissür, fistül, abse, siğil, ağrı, anal stenoz, keyhole deformitesi,kaşıntı(pruritis ani) ve pilonidal sinüs(kıl dönmesi) gibi hastalıklarda bu gruba dahil edilir.
Bir diğer konu pelvik tabanı ilgilendiren rektosel(kalınbağırsak fıtığı), iç ve dış rektal prolapsus(makat sarkması), pelvik taban disfonksiyonu gibi dışkılama alışkanlığını olumsuz yönde etkileyen ve hastada kabızlık ya da dışkı tutamama gibi bulgulara sebep olan hastalıklarda kolo-rektal cerrahı ilgilendiren bir durumdur.
Cerrahi tekniklerin hızla çeşitlenmesi ve yenilenmesi, açık cerrahiye laparoskopik ve robotik cerrahinin ilavesi, güncel literatürün takip edilebilmesi açısından organ bazlı cerrahi yani kolon-rektum-anus bazlı çalışma gerekliliğini zorunlu hale getirmiştir. Bu hastalıkların tedavisinde en ufak bir ayrıntının kaçırılması tedavi yönetiminde yeri doldurulmayacak şansların harcanmasına sebebiyet verecektir.
Sonuçta; sadece bu hastalıklarla ilgilenen, bilimsel yazılarını, araştırmalarını ve kitaplarını bu hastalıklarla ilgili yazan ve günlük pratiğinde bu ameliyatları yapan genel cerrahi hekimine kolo-rektal cerrah denmektedir.
Kolorektal Cerrahi Hizmetleri
Kolon ve Rektum (Kalın Bağırsak) Kanserleri
Kolon kanseri
Dünyada ve ülkemizde 3. en sık görülen kanserlerdir. Cerrahi bu kanserlerin tedavisinde ve başarısında altın standarttır. Cerrahi teknik açık, kapalı(Laparoskopik ve Robotik) yöntemle yapılabilmektedir.
Rektum Kanseri
Organ koruyucu ya da sfinkter koruyucu anlayış üzerine oturmaktadır.
Organ koruyucu anlayış; Sfinkterlere çok yakın tümörü olan ve kemo-radyoterapi sonrası tümörde tam gerileme görülen yani kemoradyoterapiye klinik tam yanıt aldığı düşünülen hastalarda bekle-gör(watch-and-wait-WW) izlem çizelgesiyle ameliyatsız takip edilebilme seçeneği sunulabilmektedir.
Seçili rektum tümörlerinde TAMIS(Transanal minimal invaziv cerrahi) yöntemi denilen teknikle anal bölgeden girilerek tümör lokal olarak çıkarılarak rektum korunabilmektedir.
Sfinkter koruyucu cerrahi ise tümör anüse çok yakın ise, TaTME(Transanal total mezorektal eksizyon) denilen teknikle kişiyi kalıcı kolostomiden kurtaran teknik kullanılmaktadır.
Bu teknik sayesinde kalıcı stoma(torba) oranı %25-40’dan %2-3’ e kadar indirilmekte, işlemin kapalı yöntemle(laparoskopik-robotik) bitirilmesi sağlanmakta, seksüel ve ürolojik fonksiyonlar diğer yöntemlere göre daha iyi korunabilmektedir
İnflamatuvar bağırsak hastalıkları;
Ülserati kolit ve Crohn hastalığı yaşam kalitesini olumsuz yönde etkileyen, ölümcül komplikasyonlara sebebiyet verebilen ve kansere dönüşme potansiyeli olan hastalıklardır.
Uygun zamanda ve uygun şekilde cerrahi yaşam kalitesinin en istenen seviyede tutulabilmesi için önemlidir.
Divertiküler hastalık
Daha çok kolonun sol tarafını tutan yaşam konforunu olumsuz yönde etkileyen intraabdominal enfeksiyon, kanama ve daha kötüsü abse, fistül gibi komplikasyonlara yol açabilen bening bir hastalıktır. Doğru tedavi yönetimi kurgulanmaz ise kolostomi ihtiyacı doğurabilecek sonuçlara sebebiyet verebilir.
Yaşam konforunda meydana gelebilecek olumsuz durumları en aza indirmek için uygun zamanda ve şekilde cerrahi planlanmalıdır.
Proktolojik (Anal Bölge) hastalıkları
Hemoroidal hastalık;
Normalde her insanda var olan hemoroidal damarların zaman içinde dışsal ve içsel sebeplerle yapısında deformasyon geliştirmesine hemoroidal hastalık denir.
Genelde kanamalara ve hijyen problemlerine sebebiyet verirler. Tedavisinde kesinleşmiş bir medikal tedavi yoktur.
Cerrahi, tedavide en iyi sonucu verse de ameliyat sonrası dönemde yaşanan zorluklardan dolayı cerrahi dışı müdahaleler güncel tedavi planında yerini almıştır.
Bunlar Doopler tekniği ile arter ligasyonu, lazer uygulamaları, band ligasyonu ve skleroterapi gibi yöntemlerdir.
Anal Fissür,
Anal bölgede ağrı başlıca şikâyet nedenidir. Makatta çatlak olarak bilinir. Cerrahi tedavi başarısında altın standart olmaya devam etse de, cerrahinin sfinkter üzerindeki olumsuz durumundan dolayı ofis şartlarında uygulanabilen Botox uygulaması tedavi algoritmasında yerini almıştır.
Anal Fistül; rektum-anus ve cilt arasında istenmeyen bir yol olması sonucu istem dışı akıntı ve enfeksiyonlarla giden bir hastalıktır. Tedavisi son derece zor ve çeşitliliği çok olan ızdırap verici bir hastalıktır. Tedavi fistülün uzanım şekline, cinsiyete ve pozisyonuna göre şekillenmektedir. Seçili vakalarda cerrahi en yüz güldürücü olandır, daha basit fistüllerde lazer ve endoskopik yöntemler tercih edilebilmektedir. Çok komplike olan yada enfeksiyonun eşlik ettiği vakalarda seton uygulaması bir tercih seçeneğidir.
Pilonidal sinüs(Kıl dönmesi)
Kuyruk sokumuna denk düşen alanda kıl folliküllerinin dokunun derinliğine doğru ilerlemesi ve kavite oluşturması nedeniyle gelişen bir hastalıktır. Bölgede enfeksiyon, abse ve hijyen problemlerine neden olmaktadır. Tedavisinde cerrahi ve cerrahi dışı yöntemler tercih edilmektedir. Fenol veya gümüşnitrat gibi sklerozan maddelerle kavitenin denaturasyonu amaçlanır. Ofis şartlarında uygulanabilen bir tekniktir.
Cerrahi teknikler minimal invaziv teknik ve açık cerrahi şeklinde yapılır. Minimal invaziv yöntem lazer veya endoskopi (Epsit) ile yapılmaktadır. Açık Cerrahide birçok teknik tariflenmiş olsada tercih edilecek yöntem hasta temelli olmaktadır.
Pelvik Taban Hastalıkları
Pelvis, etrafı kemiklerle çevrili, altı kas ve lif yapılarından oluşan anatomik yapıdır. Ön kompartmanda işeme işlemini yöneten mesane, orta kompartmanda seksüel ve üreme işlemininden sorumlu olan kadınlarda vagina, uterus, erkeklerde penis ve prostatın olduğu ve en arkada dışkılama kontrolünü sağlayan rektum ve anüsün yer aldığı bir alandır. Alan kendine özgü sinir sistemine sahiptir. Birçok hayati organın iç içe olması ve birçok karmaşık fonksiyonu yerine getirmesinden dolayı hastalıklarının anlaşılması zor ve komplekstir. Hastalar genelde kabızlık, dışkılamayı ve idrarı tam yapamama ya da tutama şikâyeti ile karşı karşıyadır. Organların sarkması ya da fıtıklaşması bir diğer başlıca şikâyet nedenidir. Genel olarak anal çıkım zorluğu sendromu(ODS) olarak tanımlanmaktadır. Nedeni fonksiyonel dediğimiz ve cerrahiye ihtiyaç duymayan ve/veya anatomik bozulmaya bağlı ve ameliyat ihtiyacı olan diye iki gruba ayrılı. Tanıda kolonoskopi, anal manometre ve en önemlisi MR- defekografi kullanılır.
En sık karşılaşılan hastalıklar
Paradoksal puborektal kas sendromu (Anismus):
Normal dışkılama esnasında gevşemesi gereken puborektal kasın tersi yönde hareket etmesi nedeniyle hastanın dışkılamayı yapamaması halidir. Tanısı fizik muayene, anal manometri ve/veya MR-defekografi ile konulur. Biyo-feedback rehabilitasyonuna en iyi tedavi cevabı veren durumdur.
Rektosel
Kalın bağırsağın fıtıklaşması olarak bilinir. Çoğunlukla kalın bağırsağın ön kısmı vagina arka duvarını öne doğru ittirmesi şeklinde görülür. Dışkılama esnasında gaita bu alana doğru kaydığında kişi dışkılamayı yapamama haliyle karşı karşıya kalır. Rektosel olan hastaların %80-85’inde eşlik eden başka bir pelvik taban hastalığı olacağı unutulmamalı. Tanıda muayeneye ilaveten ayırıcı tanı araçları kullanılmalıdır. Tedavisi cerrahidir. Cerrahi teknikler perineal ve abdominal diye ayrılır. Perineal yaklaşımların yaşam konforu ve nüks üzerindeki olumsuz durumundan dolayı abdominal yaklaşım olan laparoskopik ve robotik yaklaşımlar avantaj sağlamaya başlamıştır.
İnternal prolapsus-intusepsiyon
Kalın bağırsağın veya rektumun iç içe geçmesine verilen addır. Hasta dışkılamayı yapamama ya da sık dışkılama ihtiyacı ile başvurur. Anal çıkım zorluğu sendromuna yol açar. MR- defekografi tanıda en yardımcıdır. Tedavisi cerrahidir. Genelde Laparoskopik ve Robotik yaklaşımlar tercih edilir.
Eksternal prolapsus
Kalın bağırsak ya da rektumun makattan tam sarkmasına denir. Dışkılama esnasında bağırsak tam olarak dışarı çıkma halidir. Dışkıyı tutamama durumu eşlik edebilir. Tedavisi cerrahidir.
Doktorlarımız
Güven Hastanesi (Ankara - Çankaya)
Güven Çayyolu Cerrahi Tıp Merkezi (Ankara - Çayyolu)